Pinperest

3 Şubat 2014 Pazartesi

Balzamikle Ekonomi Saati

1- Merkez Bankası, Para Piyasası Kurulu ve BDDK nedir? Neden sürekli adlarını duyuyoruz?

Merkez Bankası para basma yetkisine sahip, çok büyük bir yüzdesi Hazine’ye ait olan bir anonim şirkettir. Temel hedefi enflasyonla mücadeledir. Özerk bir karar alma sürecine sahiptir. Bu özerkliği 2001 krizinden sonra Derviş’in bakanlığı zamanında kazanmıştır. Para Politikası Kurulu Merkez Bankası’na bağlı ve para politikasını yöneten kuruldur.

BDDK ise bankacılık sektörünün denetimi ve düzenlenmesi amacıyla kurulmuş üst kuruldur. Söz konusu kurumların adını sürekli duymamızın sebebi makroekonomi içerisinde oldukça fazla önem arzetmeleri ve özerk yapılarıdır. Örneğin Hazine Müsteşarlığı’nın adını fazla duymayız ancak Ali Babacan’ın adını oldukça fazla duyarız.

2-Borsanın artması ne demektir? Borsanın artması ya da azalması borsada parası olmayan için önemli mi? Önemliyse neden?

Borsa, bazı şirketlerin hisselerini halka arzettikleri sistemin genel adıdır. Hisselerin sürekli el değiştirebildiği bir piyasadır. Borsanın artması şirketlerin piyasa değerinin artması anlamına gelir. Borsanın artması ya da azalması borsada parası olmayan için doğrudan bir şey ifade etmemekle birlikte ekonominin genel gidişatı açısından fikir verir.

3-Türkiye’nin ekonomisi 2013 yılı başında nasıldı? Şimdi nasıl?

Türkiye ekonomisi siyasi istikrarın ve küresel parasal genişlemenin etkisi ile uzun süredir bir bolluk durumu içerisindeydi ancak her güzel rüyayın bir sonu oluyor maalesef. Kırılganlıklarımız bu süreçte ortaya çıktı ve en büyük dayanağımız olan siyasi istikrarda bir dalgalanma olduğunda küresel daralma "hamdolsun teğet" geçmedi.

4-Faiz lobisi nedir? Bizden ne istiyor?

Faiz lobisi dendiğinde ben ve iktidar çok farklı iki şey anlıyoruz. Benim anladığım faizden para kazanan finansal sektör aktörleri. Her lobi grubunda olduğu gibi bu grup da kendi kârını artırmak için çaba sarfeder. Bu çaba zaman zaman toplu para hareketleri zaman zaman ise zaten krizde olan ve kendi kârlarını artırmak konusunda uygun ortamın bulunduğu ülkeleri finansal olarak zorlamak olabilir.

İktidarın anlattığı faiz lobisi ise havana puroları içen bir grup takım elbiseli ve şişman adamın küre şeklindeki dünya haritasını rasgele çevirip aniden durdurduktan sonra faiz lobisi baronunun işaret parmağının denk geldiği ülkeyi krize sokan ve karlarını artıran karanlık adamlar. Bir nevi Bilderberg bir nevi mason locası ya da tapınak şövalyeleri. İllumanati ya da triteral organizasyonu da olabilir.

5-2001 yılına dönüş mü olacak? Ekonomik kriz olur mu?

2001 yılına dönüş olmaz zira 2001 yılında adeta köyler arası gezen seyyar satıcıların sahip olduğu finansal sağlamlığa sahip bir bankacılık sistemimiz vardı. Çok şükür şimdi çok daha sağlam bir bankacılık sistemine sahibiz. Milli gelir ve borç stoku arasındaki ilişki de olumlu yönde gelişti. Dolayısıyla ikibinbirvari bir kriz biraz uzak ancak uzun süreli ekonomik sıkıntılar yıpratıcı bir krize sebep olabilir. Ekonomik kriz olabilir eğer içeride siyasi kriz dışarıda ekonomik daralma devam ederse.

6-Faizin artması dolar kurunu nasıl düşürüyor? Aralarındaki bağlantı nedir?

Öncelikle anlamamız gereken şey paranın bir mal olduğudur. Yani elma gibi armut gibi bir maldır para. Faiz dediğimiz şey ise o malın fiyatıdır aslında. Elinde malı (parası) olan insanlar ise malları değer kazandığında o malı elden çıkarmak istemezler. Dolasıyla faizin artması mala olan talebi azaltır. İnsanlar dolar almak yerine yüksek faizli TL'den getiri almayı tercih ederler.

7-PPK "dur şu faizleri yükselteyim" diyebiliyor mu? Faiz oranlarını neye göre belirliyor? Nasıl uyguluyor?

PPK politika faizlerini, Merkez Bankası’nın bankalara vereceği ve bankalardan alacağı borç için kullanacağı faizi belirliyor ve bu durum doğal olarak piyasa faizini de belirlemektedir.

8-FED nedir? FED'in dolar alışını düşürme kararı ne anlama geliyor?

FED, ABD Merkez Bankası’dır. ABD iç piyasasında daralma yaşanırken (mortgage krizi sebebiyle) FED piyasadaki talebi canlı tutmak için piyasadan devlet borçlanma senetlerini toplayarak piyasayı fonlamak gibi bir politika belirledi. Ardından bu fonlama kararı iç piyasa düzeldikçe kademeli olarak fonlamayı azaltmak olarak değiştirildi. Şimdi bu azaltma dönemindeyiz. ABD Merkez Bankası ABD iç piyasasına dolar vermeyi azalttığı için bu ihtiyaç ABD dışında bulunan dolarla karşılanmaya başlıyor ve bu durum bizim gibi ülkelerde doların değerini yükseltiyor.

9-Ekonominin kötüye gitmesinin tek sebebi yatırımcının kaçması mıdır?

Sıcak para getiren yatırımcı kârın azaldığını ya da riskin arttığını gördüklerinde kaçar ve bu durum bizimki gibi cari açığı yüksek olan ülkelerde kriz sebebidir. Ekonomilerin ayakta kalmasının iki ayağı vardır; birincisi yapısal durum diğeri siyasal istikrar. Bizim yapısal durumumuz oldukça kırılgan ve bunun üzerine bir de siyasal istikrara zeval gelince gelmekte olan sarsıntı daha büyük hissediliyor.
Mevcut ekonomik sıkıntı ise sadece bizden kaynaklanmamakta aslında. Küresel bazda bize benzeyen tüm ülkeler sıkıntı yaşamakta.

10- Eğer ağır sanayi olsaydı ekonomimiz tamamen dış etkenlerden bağımsız mı olacaktı?

Ağır sanayimiz olsaydı yani Rahmetli Erbakan 70'lerde bunu başarabilmiş olsaydı şüphesiz elimiz daha güçlü olacaktı. Mevcut küreselleşmiş dünyada dış etkenlerden tamamen bağımsızlık mümkün değildir ancak etkileri azaltılabilir. Bkz: Almanya... Buradan Salieri ve Ludwig Beylere saygılarımı sunuyorum.

11-10 senedir gördüğümüz zenginliğin sebebi neydi? Bitti mi?

10 senedir küresel bir para bolluğu durumu söz konusu idi, Siyasi istikrar ile bu bol paradan bolca faydalandık. Ama denizin sonuna yaklaştığımız günlere geliyoruz.

12-Altın düşer mi?

Ekonomik tahminlerde bulunmak istemiyorum :)

13-Doların çıkması faizlerin artması bizi nasıl etkileyecek?

Doların %10 artması fiyatları ortalama %1,5 artırır. Ayrıca bizim gibi yakıt ihtiyacının neredeyse tamamını ithal eden ülkeler için akaryakıt fiyatlarının artmasına sebep olabilir (daha ne kadar artar bilmiyorum, zaten 5 lira oldu). Faizlerin artması ise paranız varsa daha fazla caiz olmayan gelire, paranız yoksa ve kredi kullanacaksanız daha fazla caiz olmayan maliyete sebebiyet verir (rüya tabirleri kitabından aldım bu kısmı).

14- "Biz olmazsak maaşları 3 ay sonra ödeyemez hale gelirler" söylemi gerçekçi mi?


Biz olmazsak maaşları 3 ay sonra ödemeyez hale gelirler söylemi biraz itiraf gibi. Yani biz hiç yapısal bi sorunu çözmedik, hepsini idare ettik sadece demenin kısa yolu gibi. Gerçekçi bir söylem değil. İktidar olmasa sadece mevcut bürokratlar bile birkaç sene maaş öder bence, neticede kendi maaşları...

2 yorum:

  1. Abiler elinize sağlık, çok aydınlatıcı gerçekten, bi kaç sorum var yalnız: 11 senelik büyümeden aslan payını en çok kimler almıştır? Orta kesim zenginleşmiş midir? Daha doğrusu, varsa böyle bi kesim, kimler oluşturur bu dilimi? en alt ve en üst tabaka arasındaki uçurum nereye kadar açılmaya devam eder? İstanbul Finans Merkezi hamlesi zaten olmayan ağır sanayi icraatini daha da gizlemek için yapılmıyor mu? Dediğiniz gibi ucuz para bitti ama biz sonuna kadar kovalayalım mı diye düşünüyolar? Daha da var ama şimdilik bunları merak ediyorum, müsait zamanda cevaplarsınız. Selametle.

    YanıtlaSil
  2. Siteye dadanmış gibi olmayayım ama her post ayrı bir güzel ve bilgilendirici. Balzamic beyi takdir ediyorum sorulara verdiği gayet basit ama oldukça açıklayıcı düzeydeki cevapları için. Elinize kolunuza sağlık.

    YanıtlaSil